{ "title": "Karaciğerde Mikrop", "image": "https://www.mikrop.gen.tr/images/karacigerde-mikrop.jpg", "date": "21.01.2024 15:01:37", "author": "perihan ateş", "article": [ { "article": "Karaciğerde mikrop, Karaciğer organımız diyaframın hemen altında sağ tarafta olan, yaklaşık olarak iki kilo ağırlığında koyu kırmızı renkte yumuşak bir organdır. Organlarımız içerisinde kendini yenileyenler arasındadır. Vücudun yaşaması için gereken birçok kimyasal olay burada meydana gelir. Karaciğerin görevleri arasında günde bir insan vücudu için gereken ortalama dört su bardağı kadar safra salgılar. Vücutta şeker yağ ve protein metabolizmasını düzenleyen karaciğer vücudun ısısını ayarlayan organdır. Vücudumuzun ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri sağlar. Bedenimiz için gereken kan yapımını üstlenen karaciğer yağ şeker ve proteinleri depolayarak kan yapımı için gereken maddeleri vücutta toplar. Vücuttaki kan miktarını ayarlar. Karaciğerde birçok hastalık meydana gelebilir.

Bunların başında
Karaciğer hastalıklarının özellikleri birbirine benzerlik gösterir bunların başlıcaları, göz akının sararması, cilt renginin sararması, yüzde ve ellerde oluşan lekeler, ileride derecede hazımsızlık, sabahları yapılan idrar renginde koyu sarı ya da kırmızıya çalan bir renk, nefeste koku, el ve ayaklarda şişlik gibi belirtileri vardır.

Hastalık iki şekilde kendisini gösterir
Akut ve kronik hepatitin neden olur?
Karaciğerdeki semptomların başında öncelikle gribal belirtilerin akut hepatitte yüksek olması ilerleyen ve kronik hepatit geçtiğinde hafiflemesi, gibi semptomları olan hastalığın diğer belirtileri ise;
  • Mide bulantısı,
  • Kusma,
  • Sarılık,
  • İştah kaybı,
  • Yüksek ateş,
  • Kas ağrısı,
  • Eklemlerde ağrılar,
  • Karın bölgesinde sıvı birikmesi,
  • Dalak büyümesi gibi belirtileri vardır.
Karaciğer mikrobunun tanısı ve tedavisi nasıl yapılır?

Karaciğer mikrobunu, tanılama için en başta uygulanacak yöntemlerden birisi laboratuvar testleridir. Kandan ve idrardan yapılacak testlerdir. Karaciğer çalışmasını kontrol edecek spesifik testler ya da enflamasyon, siroz ve skarlaşma testleri yapılır. Tanı konulduktan sonra ise tedavi sürecine hemen geçilmelidir. Seviyesinin belirlenmesi ile karaciğer mikrobunun bu organa vereceği tahribatın önüne geçilerek gereken ilaç tedavisine hekimin belirlediği şekilde başlanmalıdır. Akut viral hepatit hastalığını geçirmiş kişilerin ileride hepatit B ve C olma olasılığı yüksektir. Bu durumda taşıyıcı olma olasılığı vardır. Tedavide uygulanacak yöntemler içerisinde antiviral ajanlar, kortikosteroidler, alkolün bırakılması ve bazı düzenli kullanılan ilaçların bırakılması gerekir.

Viral yolla bulaşan hepatitlerde ise en önemli işlem hijyenik bir ortamda yaşamaktır. Diğer yöntemler ise aşılama kan nakli veya antikor hazırlama olabilir.

Karaciğer mikrobunun bulaşma şekillerinin başında
  • Korunmasız cinsel ilişki,
  • Damardan uygulanan intravenöz ilaç kullanımı,
  • Diyaliz,
  • Cerrahi müdahale veya diş müdahaleleri,
  • Ailede hepatit B ve C mikrobunun varlığı,
  • Güvenilir olmayan kan nakli gibi durumlarda bulaşma riski yüksektir.
Günümüzde birçok hepatit hastası olan insanlar olsa da bu hastalıkla ilgili bilinen en büyük hata sadece cinsel yolla bulaştığı düşüncesidir. Birçok insan bu hastalığı taşıdığını bu yüzden dile getiremez. İnsanoğlu bilinçlendikçe bazı şeyleri geçerek sağlığa önem vermeye başlayabilir.
" } ] }